FUTBOLUN ABALISI "HAKEMLER"

Sahaya çıktığında yalnız olacağını bilmek...Her halükarda ıslıklanacağını bilmek...Ne yaparsan yap,mutlaka memnun edemeyeceğin bir güruhun varlığını bilmek...Kim bunları bile bile kendini ateşe atar ki?

Yanıtı basit:HAKEMLER

Futbolun en yalnız adamlarının hakemler olduğunu kabul etmeyen yoktur her halde.Her futbol sever hayatında bir kez olsun "Hakem de insandır,hata yapacaktır elbette..." diyerek dillendirmiştir de bu tespitini.Ama onlara edilen küfürleri,hatta bundan küstahça bir zevk alınmasını da engelleyemez bu ön kabul...

Sahada en çok ter akıtan,dikkat ve konsantrasyonunu işine en çok yönlendiren,oyun içerisinde tek saniye olsun bir köşeye çekilip soluklanamayan yegane kişi hakemdir oysa...

Kimilerine göre futbolcu olamadıkları için hakem olmuşlardır.Kimilerine göreyse iktidar egolarını tatmin etmek için bu mesleği seçerler.Ama hiç kimse futbolu çok sevdiklerini,bu sevda uğruna ölmüş analarına,kundaktaki bebelerine varıncaya dek küfür yemeye katlandıklarını düşünmez.

İster tribünleri dolduran on binler olsun isterse amatör sahalardaki bir kaç çift göz...Hiç fark etmez...Yayında gerilmiş ok gibi hazırlardır hakeme "İyi dileklerini (!)" iletmeye.Hatta çok kere de fiili darp girişimlerinde bulunur bu mert(!) "tribünzadeler" ...

İşte futbol izleyicisinin insanlıktan çıktığı nokta da burasıdır.Sahada savunmasız duran,her türlü hakaret ve kaba kuvvet uygulamasını hak eden üç kişi vardır.Hatta bunlar kişi falan değil;bir düdük ve 2 bez bayraktan ibarettir yalnızca.İşlerine gelmeyen her kararda istediklerini yapabilirler bu güruh;çünkü doğruyu,hak ve hukuku ancak onlar bilirler.

Başka ortam ve başka koşullarda,tek başlarına olsalar bir köşede pusup kalacak bir sürü insan hep birden yüklenirler.Ne hakemin erkekliği kalır ne sülalesi ne de namahremi...Çünkü kalabalıktırlar.Hakem ve iki yardımcısının çaresizliğini bilirler.Hakem tek başına tribüne çıkıp onlarca,yüzlerce hatta on binlerce kişiye karşı koyamayacaktır.Tek yapacağı sineye çekmektir.Bu tam bir hezeyan durumudur.

Kendisi kantarında eksik tartıyor olabilir,hastasına yanlış tedavi uyguluyor olabilir,suçsuz yere öğrencisini dövmüş olabilir,yaptığı kazada yüzde yüz kusurlu olabilir,yanlış adamı kodese göndermiş de olabilir;ama hakemin,bilerek ya da bilmeyerek, hata yapmaya hakkı yoktur.Kendisi hatasını ört bas edebilir;ama hakem mutlaka ipe çekilmelidir.Hatta bu ipe çekilme anı bir ayine dönüştürülmelidir ve ibreti alem adına yapılmalıdır.

Şunu da hemen belirtelim.Baştan beri yazdıklarımız,art niyetli hakemlerin varlığını bilerek karalanmıştır;ancak hiç bir yanlış düdüğün nasıl bir düşünce,görüş ve süzüşle çalındığını bilemeyeceğimizin de ayrımında olarak dile gelmiştir bu satırlar.

Son olarak eski bir "Ünlü Türk büyüğümüz"e gönderme yaparak bitirelim:

Hakemler bu oyunun en temel taşlarından biridir,olmazsa olmazıdır."Onları asmayalım,besleyelim."